Piyasalarda kontrolsüz keyfiyet aldı başını gidiyor. Zenginler fabrikatörler servetlerine servet katarken vatandaş her geçen gün daha da büyük geçim sıkıntılarına giriyor. Daha önceleri de doları bahane edenler şimdi dolar düşüyor ama ürün fiyatları artıyor. Geçen yıl 25 Tl olan 5 lik ayçiçek yağı 60 Tl ye  satılıyor. 10 Tl olan yumurta 25 Tl ye satılıyor. Salça 3 Tl iken 12 Tl ye satılıyor. Bunlar insanların temel  ihtiyacı. Hiç biri lüx tüketim değil. Bu ürünlerin maliyetinde geçen yıldan bu yana ne kadar artış oldu.  Enflasyon oranında maliyet artışı olduysa % 10 yağ en fazla 28 Tl ye satmalıydı. Neden 60 Tl ye  satılıyor. Devletin denetim mekanizmaları bu konuda gerekli denetimleri neden yapmıyor. Vergi  dairelerinin görevi zor şartlarda hayat mücadelesi vermeye çalışan vatandaşlara icra ihbarnamesi  göndermek midir? Ben kurulduğundan bu yana Ak Parti hükümetini destekleyen bir vatandaş olarak  piyasalardaki bu vurdum duymazlığa keyfiyete sessiz kalınmasına anlam veremiyorum. Üretici  firmalar hükümetin gitmesi için bilinçli olarak fiyat artışı yapıyorlar ise bunun bedelini vatandaş  ödememelidir. Devlet yetkileri bu durumda denetim yapmalı. Baş eğdiremiyorsa ithalat yapmalı. Bir  dönem soğan rantçılarına karşı alınan önlemler diğer temel ihtiyaçlar içinde alınmalı. Market alışverişinde daha önce tepeleme doldurduğunuz market arabasının fiyatına şimdi küçük el sepetini  dolduramıyoruz. Küçük esnaf zaten borç ve kredi faizinde. Memur kesim yıllık % 10 maaş artışına  rağmen %100 lük fiyat artışıyla karşı karşıya. Bu millet dünyanın hiçbir ülkesinde olmayacak kadar  onurlu ve de vatanseverdir. Hangimize maaşınızın tamamını devlete bağışlayın dense gözünü dahi  kırpmayacaktır. Ama bu piyasadaki keyfi fiyat artışları devletin kasasına girmiyor. Belki bir çoğu memur kadar vergi dahi vermiyor.  

Ülkede çok güzel şeyler oluyor bunları görmezden gelemeyiz. Özel hastaneler ilk kurulduğu günkü gibi değil resmen sömürüyorlar. Her şey için ücret istiyorlar. Hastaya yapmadıkları tedavileri yapmış gibi  gösteriyorlar. Ama gel gelelim denetim mekanizmaları yok. Yada görmek istemiyorlar. Halk  hükümetin güzel icraatlarını göremiyor ya da görmek istemiyor artık. Cumhurbaşkanımız konuşmasında partililer herkese 2023 hedefleri ve yapılanları anlatın diyordu geçen yaptığı konuşmada. Anlatılabilmesi için devlet mazlum halkını sömüren her gün keyfi zam yapan bu kan  emicilere hesap sormalı. Vatandaşın cebinden çıkan haksız her kuruşun hesabı sorulmalı. Tavuk altın mı yumurtluyor. İnek sütü pırlantadan mı üretiliyor.  

Böyle olmaz biz sağlıklı bireyler çocuklar yetişsin diyorsak 1 lt süt 6 Tl olmamalı. Zaten çocuk bezi,  çocuk maması kısmına hiç girmiyorum. Onlar almış başını gidiyor. Vatandaş artık çocuğuna mama  yerine ekmek çay veriyor. Bezini günde bir kez değiştiriyor.  

Sayın yetkililer biz artık hükümet yıkan hükümet kuran baronlardan kurtulduk derken, şimdilerde sömürgeci tüccarların uşağı olduk . Ya bu piyasaları denetleyin yada serbest piyasa ekonomisine son verin. Ben Reis hayranı bir vatandaş olarak halkın hızla yükselen isyan sesine kulak vererek bu yazıyı  yazma zorunluluğu hissetim. Bu ülke bizim başarılarıyla ne kadar gururlanıyorsak da mutfaktaki yangın her geçen gün daha da büyüyor. Elektrik satanlar her ay fiyat artışı yapıyor. Elektriği kesti açtı gösterip haraç alıyor. Doğal gaz aynı, petroller aynı.  

Yazımın başında da dediğim gibi bedel ödemekten hiç bir zaman imtina etmeyen bu halk sahipsiz  bırakılmamalı. Mazlumların garip gurebanın hakkını korumak için kurulan ve bu doğrultuda halktan 18 yıldır destek alan Ak parti'nin tekrar eski misyonuna dönmesi ELZEMDİR.