Edep, haya ve iffet yok, Ahlakın simgesi bu 3 karakter ve huy yoksa bir toplumda Ahlak ve vicdan aramamız karanlıkta kara karıncayı aramaya benzer.

Ahlakın olmadığı bir toplum kökü kuru bir kavak ağacı gibidir. Yellere sellere dayanmaz devrilmesi kolay olur.

Son günlerde yaşanan iğrenç olaylar sosyal çöküşün en büyük belirtisidir.

Edepsizler artıkça yok oluyor asalet. 

Hayasızlıktan nemalananların sayısı fazla oldukça esir alır fuhşiyat gencecik bedenleri.

İffet yoksa, münker çemberine düşer eli kınalı kızlar.

Görgünün olmadığı yerde kültür kalır mı ki,

üslubun olmadığı yerde hoşgörü kokusunu duymak imkansız. 

Sevgiler çıkar üzerine kurulu olursa saygı göçüp gitmez mi?

Güven derseniz kirli beyinlerde tutsak.

Dürüstlük ise haksız yere prangalar vurulan bir mahkumun. 

Hoşgörü ve sevgiden incelik yok, inceliğin olmadığı yerde zariflikten, nezaket yok, nezaketin olmadığı yerde mutevazilikten, ve en önemlisi samimiyet yok. Samimiyetin olmadığı yerde sadakatten söz etmek meded ummak anlamsiz ve yersizdir. Bir değeri savunmadan önce her insan kendisine ben kimim ve nasıl biriyim diyerek kendini sorgulayacak cesarete ve erdeme sahip olmalıdır. İnsanı insan yapan değerlere sahip olmak ve yaşatmak son derece önemlidir. 

Haramla beslenen bir bedenin helalinden hayatını idame etmesi mümkünmüdür?

Elbette değildir.

Kul hakkı ile yüklü bir beşerin,dili zehirli, fikri fukara, lisanı zemberek bir insana güvenmek şuursuzluk değilde nedir.?

Güzel ahlak necis ruhla her zaman çatışma içindedir. Katı bir kalpte, haram üzerine kurulu olan yürekte Güzel ahlak asla barınamaz. Siz hiç balın üzerine acı biber serperek yediniz mi?

Tamamen tadına ters değil mi?

İşte bu manada helalin üzerine haram örtülemez, iyiliğin üzerine kötülük serpilemez.